Makaleler

Okula Yeni Başlayan Çocuklara Nasıl Davranmalı?

Okula başlamak hangi yaşta olursa olsun son derece önemli bir süreçtir. Yepyeni bir düzene ve yaşam biçimine başlangıçtır.

Bu durum sadece çocuğu değil öncelikle anne-babayı ve çocukla ilgili olan tüm aile bireylerini de etkiler.

Okula yeni başlayan çocukların başa çıkmak durumunda olduğu birçok husus vardır. Anne ve babaların yanı sıra çocukla ilgilenen kişilerde de bu konuda algı ve farkındalık geliştirmek yararlı olacaktır. Nerede, ne zaman, ne şekilde ve nasıl davranmaları gerektiği konusunda bilgiler vermek ebeveynlerin işini kolaylaştıracaktır:

Okula başlamak çocuk için başlı başına bir stres kaynağıdır. Bu stres sadece çocuk için değil ebeveyn için de söz konusudur.

Okula yeni başlayan çocuğun karşı karşıya kaldığı ve başa çıkması gereken durumlar:



- Okula yeni başlayan çocuk annesinden ya da bu vakte kadar birebir beraber olduğu kişiden ayrı kalmayı öğrenecektir.

- Evinden ayrı kalmayı, özel eşyalarından ayrı kalmayı öğrenecektir.

- Farklı bir ortamda ve bir yakını olmadan kalabilmeyi deneyimleyerek öğrenecektir.

- O zamana kadar hep kendinden büyüklerle olmayı öğrenmiş olan çocuk yaşıtlarıyla birlikte olmayı öğrenecektir.

- En zor kurulan iletişim yaşıtıyla kurduğu iletişimdir. Bunun sebebi çocuğun yaşıtı olan çocuğu/çocukları kendisi için bir tehdit unsuru olarak algılamasıdır. Her yaptığı ile bir numara olmayı, Dünyanın merkezi olmayı öğrenmiş olan çocuk diğer çocukları birer rakip olarak algılayacaktır.

- Okula yeni başlayan çocuk, çocukla olmayı öğrenecektir.

- İstediklerini ya da istemediklerini ifade etmeyi öğrenecektir.

- Kendisi ile ilgili bazı şeyleri paylaşmayı, öğretmenini, arkadaşlarını paylaşmayı öğrenecektir

- Kendi kurallarını koymayı/korumayı başaracak, grupla birlikte hareket etmeyi, grubun kurallarına uymayı öğrenecektir.

- Çocuğun içinde bulunduğu gelişim süreci benmerkezci süreç olduğu için her şeyi kendi yapmak isteyebilir ya da annesinden yardım almak isteyebilir. Bu süreçte öğretmeninden yardım almayı öğrenmesi gerekmektedir.

- Toplumsallaşma sürecinde yaşantısına giren yeni kişilere (Öğretmeni) güven duymayı öğrenecektir.

Bütün bu bilgilerin yanı sıra, bu değişime anne ve babanın duygusal açıdan hazır olmaları çocuğun işini kolaylaştıracaktır.

İlkokula başlayan çocuk için yukarıda saydığımız maddelerin yanı sıra kendisinden beklenenler eklenmektedir. Bu beklenenler bazı becerileri edinmiş (Öz bakım becerileri) olması yazma, okuma, aritmetik vb. konularda başarılı olması beklenmektedir. Bu durum stresi daha da artırmaktadır.

Yukarıda okula yeni başlayan çocuğun karşı karşıya kaldığı konuları ve kendisinden beklenilenleri sıraladık. Acaba bütün bunlardan anne –baba ne kadar haberdar ve bu süreçte nasıl bir tutum ve davranış içinde olmaları gerektiği konusunda neler biliyorlar? Kaldı ki bu süreçte anne- baba da gergin oldukları için onların gerilimi de çocuğa yansımakta.

Bu vakte kadar biricik olmayı öğrenmiş olan, hatta adeta kendini Dünya’nın merkezi konumunda algılayan bir çocuğun kısacık bir süre içinde grubun bir parçası olduğunu algılaması ve uygulamaya geçirmesini beklemek son derece yanlıştır.

Çocuktan beklenilen; kısacık bir süre içinde yukarıda sayılan bütün değişiklikleri yerine getirerek, hepsiyle başa çıkarak üstelik tepkisiz bir şekilde uyum sağlamasıdır.

Amaç; çocuğun hayatındaki bu önemli geçişin çocuğun en az olumsuz etkileneceği şekilde gerçekleşmesi ve uzun soluklu bir süreç olan okulu sevmesini sağlamaktır.

Çocuğun başa çıkmak durumunda olan hususlarda anne-babanın yapması gereken onun tepkilerini (ağlamak, karın ağrıları, kusmalar…)bastırmak değildir. Bu durumlarda nasıl davranacaklarını bilmeleridir. Yani bu süreçte çocuk ağlayabilir, ocuğun karnı ağrıyabilir, kusabilir… Doğaldır, fakat bu sebeplerden dolayı okula gitmemek gibi bir mesajın olmaması gerekmektedir. Çocuk ağlasa da okula gideceğini bilecektir. Zaten okula gidip arkadaşlarına karıştıktan sonra ağlaması kalmayacaktır.

Bazı durumlarda çocuk ağlamasını sonlandırma konusunda çaresiz kalabilir. Bu konuda nefes egzersizleri ile çocuğa destek vermeli ve ağlamayla başa çıkmasını sağlamalıdır.

Her çocuğun tepki biçimi ve ne zaman olacağı değişkenlik gösterebilir. Okul psikoluğuna danışarak izlenecek yol konusunda ortak bir karar belirlenebilir.

Çocukların birbirine benzeyen ortak özellikleri vardır, fakat bireysel farklılıklar ve aile dinamikleri çok önemlidir. O yüzden uzmana danışmak önemlidir.

Yanı sıra ağlayan çocukları yan yana getirmemek birbirlerini model aldıkları için yararlı olacaktır.

Öncelikle anne ve babalar sakin olmalı, izleyecekleri yol ve tutum konusunda ortak kararlar oluşturmalı, sabırla çocuğun kendine, ebeveynine olan güvenini sarsmayacak şekilde tutarlı ve kararlı davranmalıdırlar.



Uzm. Psikolog Mukadder Karakaya


Makale sayfasına geri dön.

Duyurular